Uluslararası ticarette son senelerde en çok konuşulan konuların merkezinde lojistik sıkıntısı geliyor.
Gerek maliyetlerin yüksek olması gerek ise gereğinden fazla gecikmeler
üreticiyi yüksek risklere
sokmaktadır. Uzakdoğu’da yaşanan
konteyner yetersizliğine bağlı olarak başlayan sıkıntı, Konteynır
fiyatlarının Asya-Pasifik’ten
Akdeniz’e 15000-17000 Dolara kadar çıkmasına neden oldu. 1,5 sene önce 1500 Dolar olan bu rakamlar, 1000% oranında artış yaşayarak bir firmanın gider kalemlerinde ciddi bir kalem haline geldi.
Ham madde pazarlarında Çelik, Kağıt, Plastik vb. ürünlerin fiyatlarındaki artışlara ek olarak gelişen bu durum ciddi anlamda piyasaları belirsiz bir dalgalanma sürecine sürüklemekte. Özellikle ham madde pazarlarının merkezi durumundaki Asya pazarında yükselen fiyatlar kısa vadede üreticilerin uykularını kaçırmaktadır. Eskiden önemlilik sıralaması Üretim kabiliyeti > Ham Madde > Lojistik iken artık bu denklem tamamen tersine dönerek Lojistik > Ham Madde > Üretim Kabiliyeti olarak değişmiştir. Çünkü bu bileşen kalemlerinin içinde bugüne kadar düşünülmeyen ama en önemli başlıklarından biri zamanlama da eklenmiştir. Lojistik yanı sıra ham maddeye zamanında ulaşma da görünmeyen çok büyük bir maliyettir. Dünyada uluslararası taşıma trendini belirleyen büyük lojistik ve deniz taşımacılığı firmaları monopol oluşturarak, kendileri kadar organize olamayan diğer ülkeleri hem
maliyet olarak hem de taşımada öncelik olarak geriye atması bu
problemin ana nedenlerindendir.
Piyasada konteynırla taşıma konusunda birçok firma kendi
çözümlerini üreterek konteyner
kiralama, tren yolu taşımacılığı vb. ara modeller üretmekteler.
Konteynırlı taşımacılığın gelişmediği dönemde çok yaygın olarak kullanılan metod BreakBulk taşıma tekrar dünya gündemine geri gelmiştir. Ham
madde taşımacılığında halen çok yaygın olarak kullanılmakta olan bu taşıma türü, ton maliyetlerine bakıldığında Asya –
Pasifik / Türkiye rotasında 80% e varan avantajlar sağlamaktadır. Bu nedenle ham maddeye erişimin
giderek zorlaştığı bu ortamda krizin de çözümü olarak gözükmektedir.
Bu taşımacılıkta 15000 – 55000 ton arasında hacime sahip olan yük gemileri yüksek ölçekte alınan ham maddeleri taşımakta ve şu an Asya-Pasifik ve Güney-Asya hattında çok sık olarak kullanılmaktadır. Bu rotada Break Bulk gemileri Türkiye’ye Çelik, Petro Kimyasal, Gıda gibi
ürünleri sıkça taşımaktadır.
Bu taşıma tipinin en önemli iki durağı olan İskenderun ve Diliskelesi'ndeki limanların pandemi sonrasındaki hareketliliği oldukça artmıştır. Bunun başlıca nedeni Break Bulk taşımada çok rekabetçi fiyatlara ulaşılabilmesidir. Break Bulk taşıma böylesine kaotik bir taşımacılık atmosferinde konteyner bulmada yaşanabilecek bir sıkıntı ve ani fiyat değişimlerinin üreticiyi soktuğu riski azaltmaktadır. Anadolu coğrafyası tarihi boyunca transit ticaret rotası olmuştur.
Dünyada yaşanan bu lojistik krizi break bulk taşımanın ülkemizde yaygınlaştırılıp, dünyada yaratılan suni lojistik krizini avantaja dönüştürmede ciddi bir şanstır. Böylece dünya piyasalarında bulunamayan bir çok ürün Türkiye limanlarında bulunup iç pazarı rahatlatırken, aynı zamanda transshipping kanalları ile Avrupa’ya ürünlerin tekrar Anadolu üzerinden yayılmasını sağlayacaktır.
Intelcon Global ailesi olarak iş
ortaklarımıza doğru ham madde
kaynağının bulunması, taşımada riskin minimize edilmesi, maliyet
optimizasyonu ve denetim gibi
süreçlerde iş ortaklarımıza gerekli desteği sunuyoruz. Bu noktada, dünyada kırılan tedarik zincirinin önemli bir ayağını tedavi ederken, aynı zamanda unutulmuş bir ticaret rotasının tekrar canlandırılmasında bir kilit olan Break Bulk taşıma ile üreticimizi gelecekte oluşabilecek risklerden koruma gayretindeyiz.